YATAĞAN TURGUT KÖYÜ’NDE “KÖMÜRE KAYIR” ETKİNLİĞİ…
Eski adı Leyne olan Yatağan’a 10 km uzaklıkta bulunan Turgut Mahallesi sakinleri Yatağan Termik Santrali’nin kömür çıkartmak amacı ile tarım yaptıkları arazilerinin istimlak edilmesine karşı, çevre örgütleri ile birlikte düzenledikleri toplantıda, yeni termik santral projesini tartıştı. Turgutluların 19 Mayıs’ta Turgut Düğün Salonu’nda ev sahipliği yaptığı bilgilendirme toplantısına, Yatağan ve çevre köylerden yoğun katılım vardı. Özellikle kadınların ağırlıkta olduğu ve Turgut Yardımlaşma Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Derneği çatısı altında yapılan toplantıya, Muğla Çevre Platformu (MUÇEP), AYÇEP, EGEÇEP, TEMA Vakfı gibi ekoloji örgütler de destek verdi. Toplantıda, Yatağan termik santralinin kömür alımı sahasında bulunan Yeşilbağcılar’ın bir kısmının madenci şirket tarafından istimlak edilişi, köyün daha yüksekte kalan kısmındaki evler ile yeni taşınan yer arasında ise devasa bir kömür madeni çukuru oluşmasını gösteren belgeselin sunumu yapıldı. Ardından, Karadeniz’de yapılmak istenen ancak köylülerin verdiği mücadele sonucu yapımı engellenen HES sürecini içeren belgesel gösterildi.
“BELEDİYE BAŞKANI KONUŞMADI”
Toplantıya katılan CHPli Belediye Başkanı Hasan Haşmet Işık’a moderatörün mikrofonu uzatarak “bir şeyler söylemek ister misiniz” şeklindeki sorusuna, başkan eli ile “hayır” şeklinde yanıt verdi. Aylardır Turgut’ta mücadele veren Tayibbe Demirel ise yaşadığı süreci aktararak, komşularını “kömüre hayır” diyerek, arazilerinin istimlak edilmesine rıza göstermemelerini istedi. Turgut Yardımlaşma Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Derneği Başkanı Kazım Erol “şirket kamulaştırma yapacağını söylüyor. Kamu biziz. Devletle başa çıkmazsınız deniyor, devlet biziz. Ve biz bu mücadeleyi kazanacağız” diyerek, komşularını istimlağa karşı çıkmaya çağırdı. MUÇEP üyesi Neşe Yüzak, bölgedeki durumu haritalarla anlatarak, üzerinde termik santral kurulması düşünülen alanın binlerce zeytinin olduğu bir alan olduğunu ve insan sağlığını tehdit edeceğini bir kez daha vurguladı. Katılımcı çevre örgütleri de, sorunun asıl sahiplerinin mücadelede önde olduklarını ve kendilerinin de, sonuna kadar onların yanlarında olduklarını söylediler. Köylüler ellerindeki “doğa katliamına son” “zeytinime dokunma” “ovalara özgürlük” toprağın dostlara ihtiyacı var” “bu memleket bizim” “köyün geleceği ellerimde” “kömürü değil, yaşamı seç” “sulara özgürlük” “hayallerimle, umutlarımla komşumla Leyne’de yaşamak istiyorum” “zeytin barıştır” ” zeytin gözlüm efkarlanma LEYNE bizimdir” yazılı pankartlarla, toplantının ardından, Lagina Antik Kenti’ne yürüdüler. Yoğun yağmura rağmen, grup dağılmayarak, dönüşte toplu olarak dostluk yemeği yediler.