Ege Gazetesi Fethiye Bölgesi Haber Sitesi
Related Articles
Seydikemer’de yaşayan Yusuf Soku, bahçesindeki çam ve meşe ağacını kesmek yerine arasına sedir ağacından ahşap ev yaptı.
Seydikemer İlçesinin Güneşli Mahallesinde sedir ağacından yapılmış 2 katlı ahşap ev, yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor. Şehirden uzak, doğayla iç içe ve sadece hayvan seslerinin duyulduğu bir ortamda tatil geçirmek isteyenlerin son yıllarda akın ettiği ağaç evler, aynı zamanda Seydikemer’in yurt içi ve yurt dışında tanınmasını da sağlıyor.
İngiliz eşi Corinne Soku ile birlikte yaptıkları ağaç evde yaşayan Yusuf Soku, bahçesindeki asırlık çam ve meşe ağaçlarını kesmeye kıyamayınca, çareyi iki ağaç arasına sedir ağacından oda yapmakla buldu. Marangozluk mesleği yapan Soku, mesleğinin de verdiği ustalıkla zamanla 2 katlı 3 odalı, içinde banyo, tuvalet ve mutfağında olduğu bir ev inşa etti. 40 gün gibi kısa bir sürede evi yapan Soku, ahşap eve yaklaşık 60 bin TL harcadı.
Hobi olarak başladığı işi büyüttü
Ahşap ev yapımına hobi olarak başladığını ve zamanla büyüdüğünü anlatan Yusuf Soku; “Ahşap evi yapmaya hobi olarak başladım. Burada da çam ve meşe ağaçlarımız vardı. Ağaçları kesmek yerine iki ağaç arasına sedir ağacından ilk başta oda yaptım. Çok da güzel oldu. Yolu buraya düşenlerin dikkatini çekti ve herkes tarafından beğenildi. Büyük beğeni toplayınca insanlar burada konaklamak istedi. Bizde genişletmeye karar verdik. Şuanda 3 oda, bir mutfak, bir tuvalet ve banyo yaptım” dedi.
Yaklaşık 40 için içinde evin yapımını bitirdiğini belirten Soku, evi yapmadan önce internette yapılmış ağaç evler gördüğünü anlattı. İnternetten araştırmaya giren Soku, ağaç evin nasıl yapıldığının detaylarını öğrendi.
Çam ve meşe ağacının ortasına sedirden ahşap ev kondurdu
Kendisinin de marangoz olmasından dolayı evin yapılışını hemen kavradığını ifade eden Soku şunları söyledi:
“Bahçemde bulunan meşe ve çam ağaçlarının doğal bir şemsiye gibi açıldığını fark ettim. Yetişmesi asırlar süren iki ağacı kesmek istemedim. Bunun üzerine çam ve meşe ağacın ortasına sedir ağacından bir oda yerleştirdim ve bir tane balkon yaptım. Bunları yaparken hiçbir şekilde ağaçlara zarar vermedim. Daha sonra daha altına mutfak yaptım, devam ettikçe evin kendi projesi ortaya çıkmış oldu.”
“Burada sadece hayvan sesleri var”
Ahşap evlere şehrin gürültüsünden kaçmak isteyenlerin tercih ettiğini belirten Soku; “Şehirlerde yaşayan insanlar, trafikten, gürültüden, kalabalıktan sıkıldıkları için artık tatillerini sessiz, sakin, doğayla iç iç yerlerde geçirmek istiyor. Şehirden gelen insanlar ağaçtan yapılan odayı beğenince bunu büyütüp ev haline getirmek istedik. Her yeri ustalıkla yapıldı. İnsana huzur verecek, ferahlatacak, dinlendirecek şekilde yaptık. Burada konaklayan insanlar sadece tavuk, kuş ve cırcır böceklerinin seslerini duyabilir. Ağaç evin alt kısmında şelale de var. Rengarenk kelebekler uçuşuyor. Bu da buraya gelen insanlarda büyük etki bırakıyor” diye konuştu.
“Dünyanın her yerinden insan geliyor”
Eşi Corinne Soku’nın İngiliz olmasından dolayı ahşap eve İngilizlerin büyük bir ilgi gösterdiğini kaydeden Soku; “Burada ahşap evde doğayla iç içe yaşamaya İngilizler büyük ilgi gösteriyor. Türk müşterilerimiz de sık sık geliyor. Müşterilerimiz rezervasyon yaparak buraya geliyor. 2-3 yıldan bu yana dünyanın hemen hemen her yerinden insanlar geldi” dedi.
