Fethiye’de yayın hayatını sürdüren FRT televizyonuna konuk alınan Fethiye Gazeteciler Derneği Başkanı ve Ege Gazetesi Kurucusu ve Sahibi Mesut Bölük, “Yerel Medyanın desteklenmesi gerektiğini söyledi. Bir çok resmi dairenin doğrudan alım adı altında ihale yapmadan alım yaptığını, bu tür uygulamaların hem rekabeti, hem şeffaflığı ve gazetelerin gelirlerini öldürdüğünü, belirti. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve Devlet hastanelerin doğrudan temin usulü ile bir çok kalemde alım sözleşmesi yapması da bunlara dahil edildiği zaman yerel gazetelerin ilanların ne denli düştüğü ve gelir kalemlerin haksız bir şekilde alındığına dikkat çekti. Muğla Valisi Esengül Civelek ve Fethiye Kaymakamı Muzaffer Şahiner’ mülki Amirlere doğrudan çağrıda bulunarak ilgili daire müdürlüklerine resmi yazı yazılmasını talep etti. Dernek başkanı BÖLÜK, “ Fethiye’de güçlü ne yaptığını çok iyi biliyor.
Fethiye Gazeteciler Derneği Başkanı ve Ege Gazetesi Kurucusu ve Sahibi Mesut Bölük, Fethiye’de yayın hayatını sürdüren FRT televizyonuna konuk alındı. Sabah programı yapan Fügen Sezer’in ilk programına konuk oldu. Keyifli bir programın içinde Fethiye’deki medya ele alındı. Dernek Başkanına yöneltilen soruların başlıkları şöyleydi, Fethiye’deki medyanın durumu, Fethiye medyasının çalışma şekli, medyanın ekonomik durumu, günümüz teknolojisi ve internet gazeteciliği, yerel ve yaygın basın ayrımı, gazetelere ve medyaya nasıl destek olunmalı, ve özel yaşamı hakkında bilgiler verdi.
“FETHİYE’DEKİ MEDYANIN DURUMU”
Fethiye Gazeteciler Derneği Başkanı ve Ege Gazetesi Kurucusu ve Sahibi Mesut Bölük, “Fethiye’deki medyayı ele alırsak çok çeşitlilikte bir medyaya sahibiz. Yedi tane günlük çıkan gazete, 5 tane radyo, 2 tane İngilizce çıkan gazete, 2 tane televizyon, 2 tane internet televizyonu resmi olarak bilinen. Türkiye geline bakıldığında ise bir çok ilde bile bu kadar çeşitlilikte medya bulmanız çok zor. Ama Fethiye’mizde bu yönde çok şanslı. Bu denli olması hem çok iyi hemde çok sıkıntılı. Nedeni devamlı olarak doğru haber arayışı ve eleman eksikliği çekiliyor. Sonuç olarak Türkiye genelinde ilçe bazında en çok gazete, Televizyon ve radyosu olan bir ilçeyiz” dedi.
“FETHİYE MEDYASININ ÇALIŞMA ŞEKLİ”
Kendisinin de bir gazetesi olduğunu belirten Mesut BÖLÜK, “Gazetecilik gönül işidir. Sevda işidir. Bu mesleğe bir kere bulaştınız mı, bir daha bırakamazsınız. Gazetecilik aynı zamanda kamu görevidir. Gazeteciler bundukları yerdeki mülki amir ve idari müdürler ile birlikte çalışır. Onlar ne kadar kamu görevlisi ise bir gazeteci de o kadar kamu görevi yapar. Bunun için yetkili olan birim müdürlerinden haberin detayını doğrulatarak haber yapar. Yanlış bilgi ile haber yapılmaması için üstün gayret edilir. Çünkü günümüzde en çok korkutan olay, yanlış haberin bilgi kirliğinden dolayı yapılmasıdır. Bu yanlış bilgi akışı bir anda kamuoyuna çok hızlı bir şekilde yayılmasıyla ilçemizin kötü tanınmasına veya tanıtılmasına sebebiyet verebiliyor. Geçmiş yıllarda bölgemize gelen bir yabancı uyruklu turisttin başına bir olay geldiği zaman hemen gazeteye haber yapıyorduk. Onlarda bizim bu gazetelerimizi alıp ülkelerine götürüyor ve sigortadan para alıyorlardı. Sonrasında bu tür haberleri irdelemeye başladık. Şimdi bir çok haberi es geçiyoruz. Fethiye’deki medya bilinçli, güçlü bir şekilde işini yapıyor. Yani kısacası ne yaptığını bilen bir medya var Fethiye’de” dedi.
“MEDYANIN EKONOMİK DURUMU”
Fethiye’deki medyanın her geçen gün ekonomik boyutta kan kaybı yaşadığını belirten Başkan Mesut BÖLÜK, “Resmi ilan gelirleri neredeyse yok denecek boyutlarda. Çünkü bu boyutta olmasın en büyük sebeplerinden birisi bazı kurum müdürlerinin doğrudan temin usulü ile ihale yapmadan alım yapmayı seçmeleridir. Aslında bir nevi şeffaflıktan uzak, teklif usulü ile işleri parçalayarak alım modelini uygulamasıdır. Bu işlemi yapanlar bir nevi rekabet ortamı yaratmadan, başka kişilere duyurmadan işi doğrudan vermeyi seçenler. Bunu daha çok İlçe Milli Eğitim, Devlet Hastanesi, Sosyal Hizmetlere bağlı birimler yapmaktadır. Aslında bir çağrıda bulunmak istiyorum. Sayın Muğla Valimiz Esengül Civelek ve Fethiye Kaymakamı Muzaffer Şahiner’e mülki amirleri olarak daire müdürlüklerine resmi yazı yazılmasını talep ediyorum. Birçok ilde ve ilçede bu tür uygulamalar yapıldı. Fethiye içinde yapılmasını Fethiye’deki Medya temsilcisi olarak yapılmasını rica ediyoruz. Yani bu uygulamalar yapılırsa kan kaybından ölmez Fethiye’deki medya. Bunun dışında her kurum ve kuruluşun bir çok resmi dairelerin ücret ödeyerek abone olmasının sağlanması gerekmektedir. Yılda ödeyecekleri abone bedeli onları batırmaz ama yerel medyaya en azından can suyu olur diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.
“GÜNÜMÜZ TEKNOLOJİSİ VE İNTERNET GAZETECİLİĞİ”
İnternet gazeteciliği maalesef sadece Fethiye’nin değil Türkiye’ninde en büyük sorunlarından biri haline geldiğini vurgulayan Başkan Mesut BÖLÜK, “Bir türlü internet yasası çıkmadı. Yasada boşluk olunca internet kullanan her kesim her çekmiş olduğu fotoğrafı , belgeyi, bilgiyi ve görüntüyü paylaşıyor. Hal böyle olunca tıklama yani beğenme yükseliyor. İşte bir çok insanı tatmin ediyor ve cazip hale getiriyor. Ama bu yaptıklarınla ne kadar doğruyu yaptıkları tartışılıyor. Bazen bu paylaştıkları çok önemli bir olayı da kapsaya biliyor. Bu olayın o anda paylaşılmaması gerekiyor. Ama internet kullanıcısının umurunda olmuyor çünkü onun için kaç beğeni alacağı önemli. Yani işin kısa özeti şudur, bir bıçak alırsınız bu bıçağı ekmek ve ev ihtiyacınızda kullanırsınız. Aynı bıçağı başkasına zarar vermek içinde kullanabilirsiniz. İşte internet teknolojisi şimdi bilinçli kişiler tarafından ihtiyaç olarak kullanılıyor. Bilinçsiz kişiler tarafından ise zarar vermek için kullanılıyor. Bir an önce yasanın çıkması lazım. Veya çok ciddi yaptırımlar olması gerekiyor ki bu ortadaki bilgi kirliği kalsın. Yoksa çok hızlı paylaşımların önü arkası kesilmiyor. Birde bu yapılan paylaşımlar ciddiye alınarak çok büyük olayların olmasına sebep olabilir. Onun için yine de güvenilir bir gazeteciden paylaşımı doğrulamadan paylaşım yapmasınlar. Çünkü başları derde girebilir. Yapılan paylaşımın altına küfür, hakaret, tehdit edici yorumlar yapmasınlar. Diğer taraftan bakarsak evet bir çok olayı anında öğrenmek ve izlemek için çok güzel oldu. Ama güvenirlik burada devreye giriyor. Her daim dikkat edilerek kullanılması gereken bir mecra internet gazeteciliği ve televizyonculuğu” dedi.
“YEREL VE YAYGIN BASIN AYRIM”
Bizler Bölgelerinde faaliyet gösteren gazete, Televizyonlarız. Ama her bir yerel radyo olsun, gazete olsun. Kötü olayları gündeme taşımamak için çaba gösteririz. Birde olaylar olduğunda kişi ve işletmelerin açık isimlerini yazmamaya özen gösteririz. Çünkü yereller bir birini tanır. Büyük şehirde çıkan gazetenin muhabirini ve çalışanını kim tanır. Ama buradaki çalışanı her kes tanır ve bilir. Yaygın basın yazar geçer yerel basın yarın karşı karşıya geleceğiz diye çok dikkat eder. Yerel basında yapılan bir yanlışlığı bir gün sonra yeri gelir düzeltebilirsiniz ama yangın basındakini anca mahkeme kararıyla oda çok küçük boyutta düzelme olur. Onun için her gün kapınızın önündeki yerel basına sahip çıkılması gerekiyor. Yerel basın her gün Yaygın basın ayda ,yılda bir kere sizi haber yapar. İlçede faaliyet gösteren medya kuruluşlarına sahip çıkılarak yerel basını ayakta tutulmasını istiyorum” dedi.