Fethiye Belediyesi tarafından 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle her yıl düzenlenen geleneksek Basın Gecesi, balık halindeki Reis Restoranda gerçekleşti. Basın mensuplarının 10 Ocak Çalışan Gazeteciler gününü kutlayarak konuşmasına başlayan Başkan Saatcı, ilçemizde son günlerde yaşanan gelişmelerle ilgili de şunları söyledi; “Fethiye’nin zararına iş yapan herkesin karşısındayım. İlçemiz için kim güzel işler yapıyorsa, o bizim dostumuzdur. O bizim yanımızdadır. İskelemizi elimizden aldılar. Allah izin verirse, Pazartesi günü iskelemizi geri alacağız. Fethiyespor’un Uğur Mumcu’daki otoparkı elinden alındı, şuan tek gelir kaynağı olan Cumhuriyet Meydanı’ndaki otoparkına da göz koydular. Fethiye’nin değerlerinin elinden alınmasına en ufak bir eleştiri dahi getiremeyen, sadece bir partiye değnekçilik yapan arkadaşlar; 2019’a 14 ay kaldı. 14 ay sonra bu Fethiye sokaklarından, ‘Ben CHP’ye oy istiyorum’ nasıl diyeceksiniz?”
Fethiye’de görevli yerel basın, ulusal basın ve ajans temsilcilerinden oluşan yaklaşık 103 basın çalışanını yardımcısı Mete Atay’la birlikte kapıda karşılayan Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı, gece boyunca da konuklarıyla yakından ilgilendi.
Başkan Saatcı, “Basın özgürlüğü sıralamasında 155. Sıradayız”
Kendilerini çalışma arkadaşları olarak gördüğü basın mensuplarına katılımlarından dolayı teşekkür ederek başlayan Başkan Saatcı, “Türkiye’de tarafsız ve dürüst gazetecilik yapmak kadar zor bir meslek yok! Şuan da Türkiye’de 145 tutuklu gazeteci yazar var. Başka bir bilgi veya iddiaya göre de bu rakam iki. Birinden biri doğru söylemiyor. Elbet zaman içerisinde her şey gibi bu da ortaya çıkacak! Bugün 10 Ocak Çalışan Gazeteciler gününü Abbas Güçlü’den başka yazan yok” dedi. Abbas Güçlü’nün köşe yazısından anekdotları basın mensuplarıyla paylaşan Başkan Saatcı, Atatürk’ümüzün basınla ilgili söylediği, ‘Türkiye basını, milletin gerçek ses ve iradesinin doğduğu yer olan Cumhuriyet’in etrafında, çelikten bir kale oluşturacaktır. Basın görevlilerinden bunu istemek Cumhuriyet’in hakkıdır’ sözlerini paylaştı. Saatcı, “Her şeyimizi Cumhuriyetimize borçluyuz” ifadelerini kullandı. Başkan Saatcı basın özgürlüğü ile ilgili de, “2002 yılında basın özgürlüğünde Dünya’da 99. Sıradayız. O zaman da çok gerideyiz. Ama şuan yıl 2018 ve ne yazık ki, dünyada 155. Sıradayız” dedi.
Türkiye’deki siyasi durumlarla ilgili çok fazla bir şey söylemeyeceğini ifade eden Başkan Saatcı, “Bir muhalefet partisi liderinin son çıkışından sonra Türkiye, 2 partili sisteme doğru gidiyor” şeklinde konuştu.
Başkan Saatcı, “Fethiye’nin zararına iş yapan herkesin karşısındayım”
“Fethiye’nin zararına iş yapan herkesin karşısındayım” diyerek sözlerine devam eden Başkan Saatcı, “İlçemiz için kim güzel işler yapıyorsa, o bizim dostumuzdur. O bizim yanımızdadır. İlk çıktığı günden itibaren üzerine basa basa söylüyorum ki, bu büyükşehir yasasının ilçelere, illere ülkemize en ufak bir artı sağladığını söyleyen varsa, her platformda tartışmaya hazırım. Ben 2014’de Büyükşehir’de Cumhuriyet Halk Partisi’ne oy verdim. Benim siyasi geçmişim belli! Gücü elinde tutanın maalesef siyasi partisi olmuyor. Gücü elinde tutan hoşgörü kültüründen uzak, paylaşıma uzak, ortak masa aklına uzak bir anlayış gerçekleştiriyor. ‘Güç bendeyse, padişah benim! Mühür bendeyse, Süleyman benim’ Onun dışında kimseyi tanımam zihniyetiyle devam ediliyor. Ak Parti’nin uygulamalarını Ankara’da eleştirenler lütfen gelsinler bir de Büyükşehir’in Muğla’da yaptıklarına demokratik bir gözle baksınlar. Muharrem İnce benim saygı duyduğum bir politikacı. Geçen gün bütçe görüşmesinde İnce dedi ki, ‘Ortak akıldan, paylaşımdan uzak bir siyaset çizdiniz’ Muharrem İnce, gel de bir Muğla’ya bak bakalım! Böyle yapamazsak, Sayın Kılıçdaroğlu’nun dediği gibi adı halk olan ancak halktan uzaklaşmış bir siyasi partinin, halkla bütünleşmesini Muğla’daki uygulamalar ile sağlayacaksanız, vallahi gelen gideni aratır” dedi.
Başkan Saatcı’nın ardından Başkan Yardımcısı Mete Atay, tüm basın mensuplarının 10 Ocak Çalışan Gazeteciler gününü kutladı.
Erdal Orhan, CHP’li vekillere seslendi.
Fethiye Basın Camiası’nın duayen isimlerinden Erdal Orhan ise, CHP’li Milletvekillerine seslenerek, “31 Ocak 2013 tarihinde anayasa mahkemesine bu yasayla ilgili CHP dava açıyor. Muğla milletvekillerine şu çağrıda bulunuyorum. Büyükşehir ile ilçeler arasındaki tüm problemlerde 31 Ocak 2013’de imzaladığınız cümlelere sahip çıkınız. Ne demişsiniz? ‘Ülke genelinde bakışa göre değil, yerinden bakışa göre, yerleşmeler temelinde ve yerel hizmetler ölçüsüyle belediyeler yerel yönetimler kurulurlar’ Tüm CHP’li ilçe başkanı, belediye meclis üyeleri, milletvekilleri… 31 Ocak tarihli Anayasa Mahkemesine verdiği dilekçeyi Fethiye gazetesinde yayınlayacağım. Oradan alıp, imza attığınız cümleleri savununuz. O zaman Ali Acar’la Osman Gürün arasında, Behçet Saatcı ile Osman Gürün arasında sorun olmadığını büyükşehirin anayasaya aykırı biçimde ilçelerde gelir getiren tüm unsurlara el koyduğunda gasp olduğunu göreceksiniz” diye konuştu.