Koylar, Mesire Alanları birilerine, veya şirketlere böyle bir madde konularak mı, peşkeş çekiliyor? Bu madde ile şeffaflık ortadan kalkmıyor mu?. Bu Maddeler aynı zamanda rekabeti ve devleti zarara uğratmış olmuyor mu?….
Fethiye Orman İşletme Müdürlüğü, Faralya’daki Aktaş Mesire alanını ihaleye çıkartı. Ama oraya bir madde konulmuş ki pes dedirten cinsinden. O madde ihale ilanın şöyle yer alıyor, 5.1.14. maddesinde (İsteklinin en az 5 yıl süreli mesire yeri işletmeciliği yaptığına dair ilgili kurumdan alınmış belge) İsteniyor. Bunun kamuoyundaki söylentileri ise vatandaşlar tarafından şöyle konuşuluyor, “Burasıda birilerine adrese teslim olarak ihale adı altında 20 yıllığına peşkeş çekilir. Türkiye genelinde kaç tane mesire yeri varda, böyle bir madde konuluyor. Birde 20 yıl süre çok uzun bir dönemdir. Bu ihale ilanına sadece alacak olan kişinin adı ve soyadı yazılmamış. Böyle güzelim yerlerin birilerine adrese teslim olarak ihale edilmesi, bölge esnafına ihanettir şeklinde devam ediyor.
BU MADDE NE ANLAMA GELİYOR?…
Fethiye Orman İşletme Şefliği Amenajman Planı 437 no’lu bölme içerisinde kalan Aktaş C Tipi Mesire Yeri işletme hakkının 20 yıllığına kiraya verilmesi işi, 2886 Sayılı Devlet İhale Kanunu ile Mesire Yerleri Yönetmeliği’nin 10- c maddesi uyarınca kapalı teklif (Artırma) usulü ile ihale edilecektir şeklinde ihale çıktı. Buraya kadar her şey masumane görünüyor. Ama ihale ilanı incelendiğinde Muğla İli Fethiye İlçesi Faralya Aktaş koyu olarak bilinen 21.900 m2 yer tesisli olarak 20 yıl süre ile 18.02.2021 Perşembe günü ihale edilecek. Çok güzel ama bir yere gelindiğinde resmen pes dedirttiriyor. Neden mi?, Eğer ki bu nitelik aransaydı. Turizm okulu bitirmiş, Kaç yıldır işletmecilik yaptığını beyan eden sertifika veya belge istenirdi. Belki de ihaleye katılacak şirketin bilançosu şu meblağda olan şirketler katıla bilinir diye yazarlardı. Ama bu ihale ilanına özellikle konulan, 5.1.14. maddesinde (İsteklinin en az 5 yıl süreli mesire yeri işletmeciliği yaptığına dair ilgili kurumdan alınmış belge) İstiyor olması akıllara başkaca soruları getiriyor. İşte istenilen bu evrak ile, ihalenin adrese teslim yapıldığına dair en büyük kanıttır. Buraya girebilecek kişilerin veya şirketlerin adetini azaltmaya yaramaz mı?. Türkiye geneli veya Fethiye Ölçeğinde bakıldığında bu vasıfları taşıyanların ne kadar az olduğu biliniyor. Bu tür işletmecilik yapan kişilerden veya şirketlerden hangisi için hazırlandığını yapılan ihale sonrası hep birlikte göreceğiz.
“HALK İHALE İPTAL EDİLSİN, ŞEFFAF BİR İHALE YAPILSIN İSTİYOR”
Hal böyle olunca da hafta sonundan bu güne kamuoyunda en fazla konuşulan ihale oluyor. Tabi ki merak edenler vardır halk, vatandaş ne konuyor, “Güzelim koyu yine birilerine peşkeş çekiyorlar. Öyle bir madde koymuşlar ki bir tek ihale ilanına şirketin ismini yazmayı unutmuşlar. İhale tam adrese teslim. Buradaki sade vatandaşların ihaleye girmesi engellenmiş oluyor, bu maddenin konulmasıyla. Yasalar ile eşit olan vatandaşlar bu yapılan ihale şartnamesiyle ayrıştırılmış oluyor. Anayasal hakları ellerinden alınmış oluyor. Bu ihale şeffaf değil, adrese teslim olarak yapılmış oluyor. Bu bölgedeki belli insanların, işletmecilerin önü açılıyor. Yazıktır günahtır, bu yanlıştan bir an önce dönülmesi gerekir. Bu ihale, ihale amiri tarafından onanırsa şeffaf olmayan bir ihalenin vebali altında olacaktır. Açık artırma usullerini de gölgede bırakacak. Devlette zarara uğratılmış olacak. Tüy bitmemiş çoluk çocuğun hakkı da yenmiş olacak. Şaibeli ihaleler yapılmasın. Devletini düşünen helal süt emmiş herkese açık, rekabet olacak şekilde ihalelerin yapılmasını istiyoruz. Orası şu şirkete peşkeş çekilmiş sözlerini duymak istemiyoruz. Birilerinin adamına verilmiş denilmesin. Bak ormanda bir ihale yapıldı, vallahide billahi de hak eden aldı. Sözlerini duymak istiyoruz. Daha ormanda yapılan usulsüzlerden dolayı tutuklamalar oldu. Demek ki bu orman işletmede bilinmeyen daha ne kadar usulsüz işler var incelenmesi gerekiyor. Bu ihale onanırsa da Cumhuriyet Savcılarının bu ihaleye bu maddeyi koyanlar veya koyduranlar hakkında soruşturma başlatması gerekir diye düşünüyoruz”dediler. Bizde Ege Gazetesi ve Haber Kanalı uyarıyoruz. Yol yakınken kayırıcı maddeler ile yapılan ihalelerden vazgeçilmesi gerektiğine inanıyoruz. Ayın 18’de yapılacak ihalenin bir an önce iptal edilmesini kamuoyu adına talep ediyoruz. Bu tür eklenen ayrıştırıcı, anayasal hakların ellerinden alınmasına müsaade edilmemesini temenni ediyoruz. Bu İhale için yetkili mercileri göreve davet ediyoruz. Bizim amacımız yanlıştan dönülmesi üzerinedir. Bu haber yapılırken Kamuoyu menfaatleri göz önünde bulundurulmuştur. Kimse ile kurum kuruluşlar ile bir husumetimiz yoktur. Gazetecilik mesleğinin gerektirdiği aracılık görevimizi yapıyoruz. Doğru tarafsız bir şekilde yapmaya da devam edeceğiz. Haber Mesut BÖLÜK